2021 -
Yeni bir çağın başlangıcına tanıklık etmenin eşiğinde olan insanlık, enerji tüketim alışkanlıklarıyla doğrudan ilişkili olan bu değişimin sebepleri üzerinde kafa yorduğunda, “ulaşım“, “haberleşme“ ve “otomasyon“ teknolojilerindeki ilerleme çarpıcı bir tablo olarak ortaya çıkmaktadır. Fosil yakıtları terk etmenin artık kaçınılmaz olduğu bir çağa giren insanlık için hibrit otomobil teknolojisi artık resmen “var“dır. İnsanlığın, hemen hemen her üreticinin hibrit araç modellerini piyasaya daha önce sürmek için birbiriyle yarıştığı, egsoz emisyon değerlerine göre motorlu araçlara üretim kotasının getirildiği ve petrokimya ürünlerinin bilinçsiz kullanılmasının önüne yasalarla/yaptırımlarla geçilmeye çalışıldığı bir çağa girmiş olduğu aşikardır. Dolayısıyla, enerji depolama ve temiz enerji ihtiyacının, insanlığı daha önce hiç olmadığı kadar ilgilendiren boyutlara ulaştığı açıkça görülmektedir. Bu değişimin altında yatan asıl motivasyon, “yanma“ sonucu enerji eldesinin, insanlığı her açıdan tehdit eder hale gelmesi (sağlık, gıda, sosyokültürel, çevre problemleri vb.) olarak nitelendirilebilir. Ayrıca, fosil yakıtların sürdürülebilirliği, içten yanmalı motorların oldukça verimsiz olması (~%28), sık bakım gerektirmeleri, mekanik arızaya daha açık olmaları vb. gibi nedenler, elektrikli araç teknolojisinin hızla önünün açılmasında önemli etkenlerdir. Bu bağlamda, yeni nesil batarya ve yakıt pili teknolojileri, hidrojen depolama, sürdürülebilir temiz/alternatif enerji eldesi ve dolayısıyla katalizör endüstrisinin geliştirilmesi için yeni nesil malzemelere ihtiyaç duyulmaktadır.Son yıllarda nanoteknolojinin kazandığı ivmeye paralel olarak gelişen katalizör teknolojisi, enerji depolamada oldukça kritik bir öneme sahiptir. Metal-hava pilleri oksijene, yakıt pilleri ise hem oksijen hem de hidrojene ihtiyaç duymaktadır. Bu noktada suyun hidrolizi temel mekanizmadır ve bu reaksiyonun kinetiği verimlilik açısından elektrolitle beraber en belirleyici kriterdir. Oksijenle tepkimeye g...