Tüm Bilgi Paylaşımlarım

11 Th International Hybrid Conference on Management Studies (Icms)

Conference; knowledge feast, knowledge banquet, celebrating knowledge.... Latin origin... It came into Turkish from French... Advisory meeting, public information... Quotation from the word "bringing ideas together, consultation"... That's What the Books Say... We are in the scientific board With your scientific studies for the conference We welcome your participation in our event. Türkçesi: Konferans; bilgi şöleni,bilgi ziyafeti, bilgiyi kutlamak.... Latince kökenli... Fransızca dan Türkçeye girmiş... Danışma toplantısı, kamuya açık bilgilendirme.. Fikirleri bir araya getirme, müşavere" sözcüğünden alıntı" Öyle Yazıyor Kitaplar… Bilim kurulundayız Konferansa yönelik bilimsel çalışmalarınızla Etkinliğimize katılımınızı bekliyoruz.     11th International Hybrid Conference on Management Studies (ICMS)https://www.eurokd.com/conferencepage/cpc/4   Istanbul, August 10-11, 2024 2 Nights Free accommodation in 5* Hotel     Sponsored by: Universities Alerts (UniAlerts.com),  Australian International Academic Centre      The aim of the 11th International Conference on Management Studies (ICMS-2024), Istanbul, Turkey, August 10-11, 2024, is to provide a forum for academics and professionals to share experiences and knowledge in the fields of management, business, and economics. Although we focus on the following topics, we invite submission of any paper concerning management, business, and economics. August 10: Event day August 11:  Workshop + Lunch     All accepted articles will be published in Journals.   International journal of organizational leadership (ESCI) Revista conrado (ESCI)- as special issue European journal of studies in management and business (EBSCO, ERIH PLUS, ICI Master List, MIAR) Khazar journal of humanities and social sciences (ESCI) New challenges in accounting and finance (EBSCO, ICI) International journal of behavior studies in organizations (EBSCO, Copernicus)  Operations and supply chain management: an international journal (ESCI, Scopus) Indonesian journal of sustainability accounting and management (ESCI Clarivate) International journal of innovative technology and exploring engineering International journal of energy economics and policy (Scopus) Journal of Turkish operations management International journal information systems and social change International journal of health sciences (Scopus) Journal for educators, teachers and trainers (ESCI)   Main Themes: Business and Management Marketing Entrepreneurship Organizational Behavior  Educational Management International Business Management Tourism Management Business Economics and Finance  Organizational Communication Public  and Health Management Industrial Management and Engineering Applied Psychology in Organizations Accounting and Finance   Important Dates:  Abstract submission    May 11, 2024 Notification of Acceptance - 7-10 days after abstract submission Deadline for Regular Registration - June 1, 2024 Deadline for Full Paper Submission for publication in Journals - September 15, 2024    Note: Registration fee for Virtual Presentation includes conference proceedings and review of full paper for journal publication.   www.EUROKD.com                                    

Küresel Güçler ve Yerli İşbirlikçileri....

    İlk Söz: Bu hareket, basit bir tarikat oluşumu değil, dünyadaki tüm Türk devletlerinde örgütlenen, CIA tarafından desteklenen, bir casusluk ve kontrgerilla hareketidir. Bu  hareketinin ideolojik merkezi, dışa bağımlı bir işgal kalkışmasıdır. O gece başarılı olsalardı; – Atatürk Aydınlanması tasfiye edilecek, – laiklik ilkesi tarihe gömülecek, – Türkiye’nin birlik ve bütünlüğü parçalanacaktı...   Milli İrade’yi, Milli Egemenlik’i örseleyen ‘vesayet’ zincirleri ile Türk Milleti’ni prangalara mahkum etmek isteyen hain oluşumlara ve girişimleri önlemek için başta eğitim kurumlarımız olmak üzere tüm Devlet kurumlarımızda belirli sosyal grup ve sınıfların çekip çevirme anlamında ayrıcalıklı bir konumda bulunmalarına izin verilmemesi ve Türkiye Cumhuriyeti’nin Bekasına hizmet eden nesiller yetiştirmesini temennisi ile Aziz Şehitlerimizin Ruhları Şad Olsun ! ...Nurlarda Yatsınlar Cennet Ehli onlar.. Türkiye'yi bir iç savaşa sürüklemeye küresel güçler ve yerli işbirlikçileri ne kadar kararlıysa; bizler de en son ocak kalıncaya kadar; Vatanımızı böldürmemeye, bayrağımızı indirmemeye, ezanları susturmamaya o kadar kararlıyız.... Başın sağolsun Türkiye !.. Cumhurbaşkanımızın bu konuda ki kararlı açıklaması...Birlikte okuyalım: "Bu örgütleri ülkemizin ve milletimizin üzerine saldırtanlara mesajımız yine aynıdır: Başaramayacaksınız! Türkiye’de ezanları susturmaya, bayrağı indirmeye, vatanımızı bölmeye, milletimizi parçalamaya, bu eli kanlı örgütlerin ve arkalarındaki güçlerin, nefesi de takati de yetmeyecektir. Aziz milletimizin oluşturan tüm unsurların bir arada huzurla yaşadığı, aynı ortak geleceğe umutlarını bağladığı Gaziantep’te, saldırının yapıldığı yer ve hedef alınan kitle, ne tür bir oyun oynanmaya çalışıldığını açıkça göstermektedir. Türkiye’ye güçleri yetmeyenlerin, etnik ve mezhep temelli hassasiyetler üzerinden vatandaşlarımızı birbirlerine karşı kışkırtma senaryoları tutmayacaktır. Milletimiz, 45 yılı aşkın yedi düvele ve onun silahlı gücü küresel mafya örgütüne ve  7 yıl önce 15 Temmuz gecesi küresl gücün Türkiye'yi işgal girişimi karşı bu oyuna gelmeyeceğini sayısız defa ortaya koymuştur. Bunu asla unutmayın. Hem TBMM’nin şerefli tarihini, hem de içimizdeki hainlerin ihanetini unutmayın. Unutursanız acınacak hale gelirsiniz.”   kötünün de ötesinde...... Başın sağolsun Türkiye!.... Bir kitapta “Yeryüzünde Kötülük Timsalinin, ruhlarının kötülük olduğundan emin olduğu kimselerle ahitleşir “diye yazıyor… Şimdi ne yazayım ki ? Ne denir ki ? Ne söylenir ki ?.. "Sözün bittiği yer" derler ya .. Aslında söz bitmez .. Ancak susmak lazım bazen .. Susup düşünmek lazım ..     “Türk varlığının sürdürülebilirliği perspektifinde Türkiye’nin bitmeyen yedi düvel savaşı….”  POLİTİKA 5,0 30.11.2014 14:45:16 A+ A-        Bilirsiniz, ünlü Rus Fizyolog Pavlov, köpeklerine et verirken zil çalınca ve bunu çok kez tekrarlayınca, zil sesini işittiğinde et görmeden de hayvanın salyası akmaya başlar. Bu, “şartlı refleks”tir. Hayvanın “tabiatında olmayan” bir uyaran (zil sesi), onu “tabiatında olan” eti görmüş gibi heyecanlandırmaktadır. Eğer sürekli olarak zil çalar ama hiç et göstermezseniz, bir süre sonra şartlı refleks söner. Devamın sağlanması için arada bir et gösterilerek refleks pekiştirilmelidir. Eğer pekiştirilmezlerse, zamanla sönerler. Bir gün Pavlov’un enstitüsünü su basar. Köpeklerin bir kısmı boğulur, bir kısmı da günlerce korkuyla titreşir çünkü ölümden zor kurtulmuşlardır. Kurtarılabilenler tekrar enstitüye toplanır. Pavlov zil çalar, köpeklerde tık yoktur. Şu müthiş sonuca varır Pavlov: Ağır travmalar, şartlı refleksleri ortadan kaldırmakta….  Hayvan en doğal, en ilkel durumuna geri dönmekte. Pavlov’un köpeklerindeki gibi, ağır travmalarla bizim de şartlı reflekslerimiz (milli duygularımız ve tepkilerimiz) kırılıyor. Tıpkı Suda kaynayan Kurbağa Sendromu”gibi… Tıp kı Suyu kirlenmiş akvaryumdaki balık gibi… Postnişinde YÜCE PİR'in oturduğu Yeni Dünya Düzeni tarikatı iktidarını Tarikatı oluşturan Vasıl, Salik, Mürid ve Talipler,  dün olduğu gibi bugünde sinsi savaş  stratejilerini izliyoruz…   Yeni Dünya Düzeni tarikatı iktidarı tüm İnsanlık tarihinde yaptıkları katliamları,işkenceleri,talanları,kan ve gözyaşlarını,,hırsızlıklarını,,sömürülerini ve bunun üzerine inşaa ettikleri ve halen bununla beslenen “Sosyo Ekonomik ve Kültürel “yapı…  BBC ‘de yayınlanan “The British” gibi dizilerle sözüm ona bir özeleştiri yaparken bile   kapitalizmin “Eşik Altı Büyücülerin”; Zihinsel  Kültürel stratejilerinin bir parçası  olarak subliminal yayıncılık yapıyor… Dünyayı formatlama çabalarını,”Uygarlık”, “Demokrasi”götürme bahanesiyle Dünyayı yönetme….Bunu  yaparken de  kendilerini “bir kahraman” “Üstün Irk “olarak sunmakta da bir beis görmüyorlar……                       “YÜCE PİR”’ in, Vasıl, Salik, Mürid ve Taliplerin tehdit olarak gördüğü                                          Ulusların Ulusal bilinçlerinin, tarihlerinin , benliklerinin sorgulanması,                                                                      “aşındırılması” ve “yozlaştırılması” Kısacası, Milli duygunun yok edilmesi….  Bir ulusun ulusal bilincini, ulusal duygusunu ve reflekslerini yok etmek…. Bunun stratejisi, taktiği, yol haritası nedir? Bunun denenmiş, sınanmış bir yöntemi vardır: “o ulusun tarihsel varlığını sorgulamaya açarsınız”.  Yani o ulusun tarihini yeniden tartışırsınız. Farkındaysanız son kırkbeş  yıldır tam da böylesi bir dönem….. “Demokratlık”, “tartışma kültürü” adına neyi tartışıyoruz ve bizden neyi kabul etmemiz isteniyor?  Diyorlar ki, “siz soykırımcı bir Milletsiniz! Ermenilere soykırım uyguladınız …” Biz diyoruz ki, “hayır, uygulamadık !” O zaman deniyor ki: “tamam, madem uygulamadınız, bunu tartışalım, öyle sonuca varalım”. Size mantıklı geliyor…. Ama tartışma masasının eşit şartlarda kurulmadığını görüyorsunuz. Bakıyorsunuz, tümT v’ler, gazeteler, “aydınlar” sizin Ermenileri katlettiğinizi yaymaya başlıyor. Kanıtları var mı? Elbette yok. Ama yalan bir kez yayıldı mı ve yalanı söyleyenlerin sayısı da yeteri kadar çok oldu mu, gerçeğin sesi baskılanıyor. “hayır” diyorsunuz, “gerçekleriı bir de biz anlatalım”, ama anlatmanız ne mümkün… İşte o zaman anlıyorsunuz “tartışmaya açmak” denilen tuzağı. Bu sürecin sonunda, ulusal gururu ve hassasiyetleri yüksek insanlar bile “acaba” demeye başlıyor, “acaba gerçekten ermenileri biz mi katlettık?” “Ulusal benlikte ilk kırılma” yaşanıyor… Psikolojik harbin etkisi büyük bir hızla bu şekilde yayılıyor. Sıra Doğu ve Güneydoğuda yaşayan bu ülkenin etle kemik ayrılmaz parçasına geliyor.  Sizden tartışmanızı istiyorlar.  Hem de kanlı ve sinsi bir oyunla… Tartışma başlıyor…. Otuz yıldır…. Tartışma alanı her geçen gün büyüyor… neleri tartışmaya açmadık ki…Açılım diye diye!...Çözüm süreci diye diye!... ve şimdi neredeyiz?... Kısacası, Ulusal varlığımıza ait hayatın her alanda tartışma var…. Her gün TV’ ler de ,yazılı  ve görsel basında ,açık oturumlarda , konferanslarda ,sempozyum ve kongreler de….Bu arada hiç Türkiye Cumhuriyeti’nin genetik kodlarını ortaya koyan Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk hiç ihmal edilir mi?.... çünkü önemlı olan, ulusal önderleri yok etmek. O halde, onun ne kadar zalim bir diktatör olduğunu tartışalım. Onun zaaflarını tartışalım. “tartışın!...” İşte psikolojik harp … İşte Asimetrik savaş … Şimdi yıllar öncesine gidelim. Mondros imzalanmış. Düşman askerlerı İstanbul’a çıkartma yapıyor. Milyonlarca Türk, sadece izliyor! Demek ki önemlı olan ilk adım: “işgali izlettirebilmek”miş. Ama aynı zamanda bir de masa konuyor ortaya: “tartışın”… “Yüce Pir” şu anda beyinlerimize ve yüreklerimize yüzyılın çıkartmasını yapıyor. Mehmet Akif, Çanakkale için ne diyor?  Birlikte okuyalım… “şu boğaz harbi nedir, var mı dünyada bir eşi? En kesif orduların yükleniyor dördü beşi tepeden yol bularak geçmek için Marmara’ya kaç donanmayla sarılmış ufacık bir karaya”… Çıkartma sürerken iki tavır vardır alınabilecek. Birincisi: “İzlemek !” İkincisi: Sergilenen Filme ateş etmek….. “Kurtuluş Savaşı” gibi…. Bunu asla unutmayın. Hem TBMM’nin şerefli tarihini, hem de içimizdeki hainlerin ihanetini unutmayın. Unutursanız acınacak hale gelirsiniz.” Bu arada,Vatan , Şehitlerimizin bize emanetidir. Vatan, Sultan Alparslan'dır. Vatan, Sultan Mehmet Han'dır. Vatan, Mustafa Kemal Atatürk'tür..."Tarihte Atatürk’e düşman olup da Türk’e dost olan çıkmamıştır! Atatürk, Türk Milletinin mavi gözlü bozkurtudur." Sağlıcakla kalın! Günleriniz hep aydınlık olsun! Yüreğinizde sevgi daim olsun! Yüreği "Berkehan" kadar temiz olanların! ----------------------------------- ‘İktisadi Mülahazalar’ dan  Rassal  Bir Seçme Aşağıdaki alıntılar  sözü geçen ‘İktisadi Mülahazalar’ adlı hem yanlış hem de yalan bilgilerle (misinformation & disinformation) dolu kitabından (ibretlik gerçekten!) alınmadır: Proletaryanın isyanı -yoksulluk nedeniyle satın alamadığı- cennet içinmiş / hoca sanayi devrimine hem karşı hem değil / yönetilen akıllı olsun, yönetene sorun çıkarmasın! / orta sınıfı eritmeyin ki iktisadî kriz ortaya çıkmasın / işçi de çalışsın, arabası villası olsun / komünizm, yoldan çıkan kapitalistlere Allah’ın verdiği bir bela / İslam iktisadı konusundaki düşünürler kurucu değil, raporlayıcı / cemaate bağlan, rakibi alt et / iktisadi yasalar değil, Allah rızası ve hükmüdür belirleyici olan / mülk Allah’ındır, kavgaya gerek yoktur; Allah her bireye bir rol biçmiştir kah Halife, kah dilenci, kah hakim, kah mahkum, önemli olan bu rolü en güzel biçimde oynamaktır / önemli olan sınıf mücadelesi değil cihat / cihat her zaman askersel olmaz, kimi zaman da iktisadî olur / işçi ve ezilenlerin egemenliği değil inananların egemenliği / ganimet meşrudur üç yüzyıldır verdik artık almaya başlayalım / malını verirsen günah serbest / sermaye sadece tasarrufla birikmez, bağış, miras, hazine keşfetme gibi birçok başka yolu da vardır / işçiler için greve gerek yok, hisbe kurumu sorunu çözer / işçiler aldıkları ücrete fazla diye karşı çıkmalı-işverenler de uygun diye ısrarcı olmalı böyle bir manzara karşısında insan gözyaşlarını tutamaz!..Amerikanca ne derler: ‘Business as usual! (Her zamanki işler)’. NOT: YOK Basın açıklaması: “Yüce milletimizin iradesine karşı düzenlenen, demokrasi tarihimize kara bir leke olarak geçecek bu girişimi şiddet ve nefretle kınıyoruz. Demokrasinin en önemli savunucularından olan üniversitelerimiz için gün, demokrasiye sahip çıkma günüdür.   Bütün akademik camiamız milletin iradesine saygı ve demokrasiye sahip çıkma noktasında tek vücut halindedir.”YÖK http://www.yok.gov.tr/

EMI Kongre

  "kongre" Birlikte yürümek, birlikte adım atmak, birlikte mücadele etmek anlamında Latince bileşik bir kelime..Sempozyumdan daha üst seviyede... Ağırlıklı olarak aynı bilim dalında uzmanlaşmış bilim insanlarının/uzmanlarının çağrıldığı, konuların daha derinliğine konuşulduğu toplantı. Öyle yazıyor kitaplar... EMI Kongre http://www.emissc.org/tr   EMI Kongre Davet Kıymetli Bilim İnsanları; Dünyanın en prestijli Girişimcilik & Sosyal Bilimler Kongresi olan EMI Kongresinin Onuncusu, 10-13 Eylül 2024 tarihlerinde, Romanya'da Valahia University of Targoviste ev sahipliğinde, hibrid olarak birçok üniversite ve kurumun işbirliği ve destekleri ile gerçekleşecektir. 2018'den beri düzenlenen dokuz EMI kongresinde, toplam 2.819 akademisyenin hazırladığı 1.730 bildiri sunulmuş ve ISBN'li Bildiri Kitaplarında yayımlanmıştır (www.emissc.org). Özgün bilimsel çalışmaların kabul edileceği kongreye katılabilmek için www.emissc.org adresine giriş yaparak kayıt olunmalıdır. 15 Temmuz 2024 tarihine kadar Türkiye'den katılımlarda bir sayfalık özet (Türkiye dışından katılımlarda ise 4-5 sayfalık genişletilmiş özet)  yüklenmelidir. Tam metin bildiri, sunumdan sonra gönderilebilir. Kongre dili İngilizce'dir. Türkçe (Türk Lehçelerinde) Özet gönderildiğinde, İngilizce Abstract da eklenmelidir. Sunulan her bildiri ISBN’li “Abstract Book” kitabında yayımlanmakta ve “Katılım Belgesi” gönderilmektedir. Değerlendirme kurulunca seçilen bildirilere “En İyi Bildiri Ödülü” takdim edilecektir.   Kayıt işleminin tamamlanması için, kabul yazısının gönderildiği tarihten itibaren katılım bedelinin ödenmesi gerekir. Katılımcılar isterlerse, 9-13 Eylül 2024 tarihlerinde ev sahibi üniversitenin konaklama imkanından ücretsiz olarak yararlanabilirler (80 oda ile sınırlıdır). Sadece 9 ve 14 Eylül 2024 tarihlerinde Bükreş ile Kongre Merkezi arasında havalimanı transferi (ücretsiz); kongre sonrasında bir kültürel gezi (ücretsiz) planlanmaktadır. Kültürel gezi rotası: Royal Court and Chindia Tower (Targoviste), Peles Castle (Sinaia), Cantacusino Castle (Busteni) and Bran Castle known as “Dracula Castle” (Bran).   Kongremiz Atama, Yükseltme ve Doçentlik koşullarını karşılamakta, akademik teşvik koşullarını sağlaması öngörülmektedir. Tam metin bildiri gönderilmesi zorunlu değildir. Gönderilen tam metinler, editör ve hakem değerlendirmelerine göre ISBN’li “Proceedings Book” kitabında tam metin bildiri veya web sitemizde bulunan uluslararası hakemli ve indeksli dergilerden birinde makale ya da editörlü bilimsel bir kitapta kitap bölümü olarak yayımlanabilecektir.   Kongre kapsamında “Girişimcilik ve Türk Dünyası paneli/çalıştayı”, “Girişimcilik, Havacılık ve Türk Dünyası” gibi özel oturumlar düzenlenmesi; Türk Dünyasında Akademik Girişimcilik, Sanat Girişimciliği, Sosyal Girişimcilik, Tekno-Girişimcilik, Göçmen Girişimciliği ve Kurumsal Girişimcilik  ödülleri verilmesi planlanmaktadır. Katılım ve katkılarınızdan onur duyarız…  Kongre Başkanı: Assoc.Prof.Dr.Ioan Corneliu Salisteanu, Rector, Valahia University of Targoviste Prof.Dr. Himmet KARADAL (whatsapp +90506 466 0077) Dr. Dumitru GOLDBACH, Valahia University of Targoviste, Romania www.emissc.org - E Posta: emissc.info@gmail.com  

Bilimsel Dergi Çeyreği Borsası: “Doğru”larımızı Gözden Geçiriyoruz...

Bilimsel Dergi Çeyreği Borsası: “Doğru”larımızı Gözden Geçiriyoruz...   Geçen yıl, tüm indekslerdeki dergilerin etki faktörünün hesaplanmaya başlanması en önemli gelişmeydi. Ancak bu durum çeyrek dilim hesaplamasına yansımamıştı ve ESCI hala farklı bir havuzda tutuluyordu. Ancak artık havuzlar bir. Kimileri için (özellikle fen bilimlerinde çalışanlar için) bu durum çocuk havuzu ile olimpik havuzun birleştirilmesi anlamına geliyordu. Çünkü fen bilimcilere göre SCI ancak olimpik sporcuların yüzebildiği profesyonel bir havuzken ESCI veya AHCI (mealen sosyal bilimler/beşeri bilimler, yerel/bölgesel bilimsel pratikler, yeni kurulan dergiler ile İngilizce dışında yayın yapan dergiler vs.) çocukların eğlendiği, ayakların yere değdiği küçük bir havuz. Bu yazıyı gerçekten öyle olup olmadığını anla(t)mak üzere kurguladım. Ancak ona geçmeden önce çoğunluğun genellikle atladığı bir gerçeği yazayım, yayınlanan versiyon JCR 2023, 2024 değil. Hesaplama formülü de şu:(https://t.ly/y6OUc) Derginin 2021 ve 2022 yılında yayınlanmış tüm türde yayınlarına 2023 yılında aldığı atıf sayısı / Derginin 2021 ve 2022 yılında yayınladığı makale ve derleme sayısı (citable items) Eğer daha önceden bilmiyorsanız ve etki faktörü hesaplama yöntemini ilk kez görüyorsanız doğru görüyorsunuz. Posof elmasını starking elmaya bölüyoruz (tüm yayınların aldığı atıflar/yalnızca makale ve derlemeler). Ha mesela bir de 2023 yılında bir editoryal yayınlayıp bir önceki yıldaki tüm yazarlarınıza yayınlarına atıf yaparak teşekkür ederseniz çeyreğiniz yükselebilir. Ancak bu blog yazısının konusu bu değil. Başka zaman oradan da devam ederim. Web of Science mı yoksa Scopus mu? Ya da SCI birdir, ESCI çöptmüdür? “SCI’da yer alan dergiler ESCI’dekilerden iyidir. ESCI dergisinde yayın yapanın kendisine saygısı yoktur. ESCI çöptür” Yukarıdaki önermeyi yazarken abartmadım. Tam olarak bu söyleniyor sıklıkla. ESCI’nin yerel/bölgesel dergiler için önemli bir dizin olduğu, ancak yine de ticari rekabette Scopus’un dergi sayısını yakalamak için geliştirildiği gibi gerçekleri şimdilik burada kalsın... Yukarıda ki soru cümlesinin  yanıtını başka bir soruyla taçlandıralım. Neye göre kime göre? Neye göre derseniz söyleyelim. Önce bütünü parçalara ayırıp tek tek inceleyeceğiz. Yani tümdengelim yöntemini uygulayacağız. İlk olarak konu başlıkları üzerinden bir çalışma yapacağız. Konu başlıklarına göre bakacak olursak yanıtımız Web of Science’dır. Kime göre sorusunun yanıtı ise daha bir açık. Yanıtımız yine Web of Science; çünkü herkese göre. Şu ana kadar Web of science ve Scopus’u kıyaslayan çalışmalar var; ama o çalışmalar bir bütün içinde her özelliğini kıyaslamaya yönelik çalışmalar..     Web of Science ve Scopus’u konu kategorilerine göre kıyaslayadağınızda ;açık ara önde.  WoS’taki konu başlığı yelpazesi de son derece geniş. 250 civarında konu başlığı var. Neredeyse yok yok.Scopus’un basit arama sayfasında konu kategorilerine göre bir tarama yapmak mümkün değil. Scopus nedense bu konuya önem vermek istememiş..  Clarivate Analytics bugün, 2023 sürümüyle birlikte Web of Science Core Collection'daki tüm dergilere Etki Faktörü verdiklerini duyurdu. Web of Science Core Koleksiyonu 21.000'den fazla dergiye sahiptir ve şunları içerir: Genişletilmiş Bilim Atıf Dizini (SCIE)* Sosyal Bilimler Atıf Dizini (SSCI)* Sanat ve Beşeri Bilimler Atıf Dizini (AHCI) Gelişen Kaynaklar Atıf Dizini (ESCI) Endekslerde yıldız işareti bulunan dergiler şu anda Etki Faktörü almaktadır. 2023 sürümünden itibaren (2022 Etki Faktörleri), Arts and Humanities Index ve Emerging Sources Citation Index'teki dergiler de Etki Faktörleri alacaktır. Etki Faktörü olan dergiler Dergi Atıf Raporuna (JCR) dahil edilir. Clarivate Analytics bugün, 2023 sürümüyle birlikte Web of Science Core Collection'daki tüm dergilere Etki Faktörü verdiklerini duyurdu. Web of Science Core Koleksiyonu 21.000'den fazla dergiye sahiptir ve şunları içerir: Genişletilmiş Bilim Atıf Dizini (SCIE)* Sosyal Bilimler Atıf Dizini (SSCI)* Sanat ve Beşeri Bilimler Atıf Dizini (AHCI) Gelişen Kaynaklar Atıf Dizini (ESCI) Endekslerde yıldız işareti bulunan dergiler şu anda Etki Faktörü almaktadır. 2023 sürümünden itibaren (2022 Etki Faktörleri), Arts and Humanities Index ve Emerging Sources Citation Index'teki dergiler de Etki Faktörleri alacaktır. Etki Faktörü olan dergiler Dergi Atıf Raporuna (JCR) dahil edilir. Gelişen Kaynaklar Atıf Dizini ( Emerging Sources Citation Index / ESCI) Hakkında Clarivate, 2015 yılında ESCI'yı başlattı. Başlangıçta, gelecek vaat eden dergilerin bir dizini olarak tanımlandı; yani yeni dergiler veya etkisi büyüyen niş alanlarda yerleşik dergiler anlamına geliyordu. Lansman sırasında yayıncılara, ESCI için seçilen bir derginin muhtemelen birkaç yıl içinde Etki Faktörü alacağı söylendi. ESCI, Clarivate Analytics tarafından yayımlanan Web of Science kapsamındaki bir bilimsel atıf indeksidir. Bu indeks; Science Citation Index Expanded (SCI-Expanded), Sciences Citation Index (SSCI), gibi daha itibarlı indekslerin bir alt basamağı veya bir gömlek altı olarak tanımlanmakta.   ESCI modeli birkaç yıl sonra değişmiş gibi görünüyordu ve ESCI'de 2015'ten beri orada olan ve hâlâ Etki Faktörleri olmayan birçok dergi var. Aslına bakılırsa Clarivate, 2005 yılına kadar indekslenen dergilerin içeriğini içeriyor, dolayısıyla başlatıldığında veritabanında açıkça 10 yıldan daha eski dergiler mevcuttu. Clarivate, ESCI'nin 3 milyon kayıtla 7800'den fazla dergiye sahip olduğunu bildiriyor. Bu kayıtların üçte birinden biraz fazlası açık erişim kayıtlarıdır. Dört endeksin tamamı için dahil edilme kriterleri arasında 24 kalite ölçüsü ve dört “etki” ölçüsü yer alıyor. 28 kriterin tümünü karşılayan dergiler SCIE, SSCI ve AHCI'ye dahil edilir. Yalnızca 24 kalite önlemini karşılayanlar ESCI'ye gönderildi. Bugün açıklanan bu değişiklik, Etki Faktörü elde etmek için artık dört etki önleminin gerekli olmadığını gösteriyor. Dört “Etki” Önlemi Hakkında Web of Science Core Collection'a dahil edilecek 24 kalite ölçüsü, beklediğiniz her şeyi içerir: ISSN, hakem değerlendirme politikası, yayının güncelliği, yazar ve yayın kurulu bağlantıları, etik beyanı ve içerik ile alıntılar arasındaki tutarlılık. Derginin amaç ve kapsamı belirtildi. Yine, bu kriterlerin 24'ünün tamamını geçen herhangi bir derginin Web of Science Core Collection'a dahil edilmesi muhtemeldir. “Muhtemelen” diyorum çünkü kararı veren gerçek insanlardan oluşan bir yayın kurulu var. Dört etki önlemi şunları içerir: Karşılaştırmalı Atıf Analizi: Atıfların sayısı ve kaynakları — aday dergilerdeki çalışmalara atıfta bulunan iyi dergilerdir ve bu belirli bir süre boyunca sürdürülebilir midir? Yazar Atıf Analizi: Aday dergide yayınlanan çoğu yazarın diğer indeksli dergilerde “ayırt edilebilir” bir yayın geçmişi olmalıdır. Yayın Kurulu Atıf Analizi: Aday dergide listelenen yayın kurulu üyelerinin çoğunun diğer indeksli dergilerde “fark edilebilir” bir yayın geçmişi olmalıdır. İçeriğin Önemi: İçerik "hedeflenen okur kitlesi ve Web of Science aboneleri için ilgi çekici, önemli ve değerli" olmalıdır. 24 kalite ölçütünü karşılayan ancak dört etki ölçütünü karşılamayan aday dergilerin yalnızca ESCI'de yer alması muhtemeldir. ESCI Ne Fayda Sağlar? Clarivate'in Web of Science'ı, Elsevier'in Scopus veritabanıyla sıkı bir rekabet içindedir. Scopus geleneksel olarak dergi kabul etme konusunda daha kapsayıcı bir yaklaşıma sahip olmuştur ve bu da ona Web of Science'tan daha fazla içeriğe sahip olma avantajını sağlamaktadır. ESCI'nin başlatılması, Web of Science'ın dahil etme standartlarını düşürmesine, binlerce dergiyi ve bunların geçmiş dosyalarını kabul etmesine ve yine de yalnızca daha yüksek standardı karşılayan dergilere Etki Faktörleri vermesine olanak tanıdı. Web of Science'ın Core Collection'ı ve Elsevier'in Scopus'u büyük ölçüde birbirinin kopyasıdır. Kütüphane abonelikleri için rekabet ederken her ikisine de yeni "ölçüm sepetleri" eklendi. Etki Faktörü olmayan dergiler büyük zorlu mücadelelerle karşı karşıyadır. Bazı grupların Etki Faktörüne olan bağımlılığı onlarca yıldır çöp kutusuna taşımaya çalışmasına rağmen, yazarlar Etki Faktörü'nü çok önemsiyorlar. Başlıklarında "Nature" veya "Lancet" kelimesi bulunmayan yeni dergiler, Etki Faktörü için onlarca yıl olmasa bile yıllarca beklemek zorunda kalabilir (minimum 3 yıl - bazı istisnalar geçerlidir, aşağıdaki nota bakın). Not: Bazı yeni dergilere kısmi Etki Faktörleri verilmektedir çünkü bu dergiler yalnızca başlık ve editör bağlantıları temel alınarak alan açısından önemli kabul edilmektedir. Bir derginin yalnızca ESCI'de bile olsa Core Collection'a kabul edilmesi, dergi içeriğinin Web of Science veritabanında bulunabileceği anlamına gelir. Aynı zamanda kalite kriterlerini karşıladığınızı da gösterir. Ve çoğunlukla potansiyel yazarlara bir noktada Etki Faktörü alacağınızın sinyalini verir. Dolayısıyla bu amaçla ESCI, dahil edilen dergilerden faydalanmaktadır. Bununla birlikte, Araf sorunu var . Araf'taki Günlükler Dergiler ESCI'de çok uzun bir süre, hatta sonsuza kadar kalabilirler. Bu birkaç sorunu beraberinde getiriyor. Sonsuza kadar “ortaya çıkamazsınız”. Ya ortaya çıkarsın ya da çıkmazsın. Bir şeyi "Gelişen Kaynak" olarak adlandırmak, dergilerin çok da uzak olmayan bir gelecekte bir noktada tanıtılacağı anlamına gelir. Ancak 2015 veya 2016'dan bu yana bu Dizinde yer alan birkaç dergi biliyorum. 2015'te yayına giren dergileri kastetmiyorum, ESCI'nin ilk yılında veri tabanına dahil edilen eski dergileri kastediyorum. Adına sadık kalabilmek için, son 7 yılda “yükselen” olarak nitelendirilmeyen ve “yükselen” olarak adlandırılan dergilerin ya çıkarılması ya da tanıtılması gerekiyor. Bu, birinin on yıl boyunca stajyer olarak görev yapmasına benziyor; artık bir onur gibi görünmüyor. Clarivate sitesine göre, ESCI'de tahmini Etki Faktörü kendisini konu kategorisinin en üst yarısına (Çeyrek 1 veya 2) yerleştiren bir derginin Etki Faktörü alması muhtemeldir. Tekrar ediyorum, bu hedefi tutturan ve hâlâ ESCI'de yer alan dergiler biliyorum. Clarivate, halihazırda 24 kalite işaretini karşıladığına karar verdiği dergileri eleyerek koleksiyonu azaltmak istemeyecektir. Ve ESCI'de yer aldığını iddia ettikleri şeye dayanarak, potansiyel olarak çok sayıda açık erişim dergiyi, niş bölgesel dergiyi ve "Küresel Güney" dergilerini ortadan kaldıracaklardır. Aslında bu, yazarları ve editörleri yeterince yerleşik olmadığı için dergileri cezalandırmak anlamına gelir. Clarivate'in iki seçeneği vardı: ESCI'deki dergiler için keyfi olarak bir zaman sınırı belirlemek veya onlara tüm Etki Faktörlerini vermek. ESCI Hakkında Yanıtlanmamış Sorular İlk sorum ESCI'nin kaldırılıp kaldırılmadığıdır. Clarivate'in ESCI'yi elinde tutması ve içerdiği her başlığın yanına Etki Faktörlerini koyması mümkündür. Bunun bir halkla ilişkiler kabusu potansiyeli var. (Aşağıya bakınız). Dergiler Etki Faktörü ile ilgili iki şeye önem verir: sayı ve sıralama. Son birkaç yılın gösterdiği gibi, genel olarak Etki Faktörleri; külliyattaki değişiklikler, neyin sayıldığı ve ne zaman sayıldığıyla ilgili değişiklikler ve küresel bir salgın gibi büyük çevresel etkiler nedeniyle sert dalgalanmalara sahip olabilir. Bir kategorideki her dergi yükselir veya düşerse, kendinizi rekabette farklılaştırmanın bir sonraki yolu sıralamadır. Etki Faktörü olan ancak hâlâ ayrı bir listede yer alan dergiler, tanıtım amacıyla sıralama listesine göre kendilerini sıralayacaklardır. Kimse neler olduğunu bilmeyecek. Geçen yıl kullanıma sunulan bir ölçüm olan Dergi Alıntı Göstergesi ile ilgili kafa karışıklığı zaten ortaya çıktı. JCI alanı dergilerin alıntı etkisini normalleştirir ve Etki Faktörleri olmasa bile Çekirdek Koleksiyondaki tüm dergilere bir gösterge numarası sağlar. JCI'nın tanıtımı bazı şüphelerle karşılandı. Etki Faktörü, şeffaflık eksikliği nedeniyle uzun süredir eleştiriliyor. Clarivate, Etki Faktörünün gizemini ortadan kaldırmak için son birkaç yılda yeni araçlar sundu. JCI ters yönde gidiyor gibi görünüyor. Aslında Clarivate bunu şu şekilde tanımladı : "Dergi Atıf Göstergesinin arkasındaki hesaplamalar karmaşık olmasına ve önemli miktarda bilgi işlem gücü gerektirmesine rağmen, nihai sonuç basittir: yorumlanması ve karşılaştırması kolay, mevcut dergi ölçümlerini tamamlayan ve sorumluları daha fazla destekleyen tek bir değer. kullanmak." Belki de Çekirdek Koleksiyondaki tüm dergilere bir Etki Faktörü vermek, neden bazı dergilerin bir metriğe, diğer dergilerin ise başka bir metriğe sahip olduğu konusundaki kafa karışıklığını hafifletecektir. Muhtemelen artık Çekirdek Koleksiyondaki tüm dergilerin bir Etki Faktörü ve bir JCI'si olacaktır. ESCI'nin kalması da mümkündür ancak çok daha az sayıda dergiyle. Belki de üç yıldan daha az süredir yayında olan veya yeterince alıntı almayan (belki bir eşik) dergiler ESCI'de kalacak, diğerleri ise kendi endekslerine gidecek. Teorik olarak, bugün açıklanan bu değişiklik çoğu dergi için Etki Faktörü elde edilmesini hızlandıracaktır. Bu ortalama bekleme süresi ne kadar olacak? 24 kalite kriterini karşılayan dergiler 3. yılda otomatik olarak Etki Faktörü alacak mı ? Clarivate, etki ölçümlerinin niteliklerini artık karşılamayan dergileri şu anda SCIE ve SSIE'den ESCI'ye taşıyor. ESCI kaldırılırsa bu dergiler Dergi Atıf Raporlarında mı kalacak? Yoksa etkileri değiştikçe dergilerin indeksler arasında geçiş yaptığını mı göreceğiz. Bu soruları sordum ancak bugün yayınlamak için zamanında bir yanıt alamadım. (Cevaplar için aşağıya bakın) Peki Ondalık Sayılar? “Q1 Q2’den, Q2 Q3’ten, Q3 Q4’ten iyidir.” En sevdiğim kısma geldik. Çünkü eskiden etki faktörü virgülden sonra üç hane olarak yayınlanıyordu, son iki yıldır tek haneye düşürüldü. Bu da aynı sırada bir sürü dergi anlamına geliyor. Clarivate, "kullanıcıları dergileri karşılaştırırken Journal Citation Reports (JCR) deki diğer göstergeleri ve tanımlayıcı verileri dikkate almaya teşvik etmek" istediklerini belirtiyor. Etki Faktörü dergisini önemseyen herkesin JCR'ye erişemeyeceği unutulmamalıdır. Erişimi olmayan ve yalnızca çok basamaklı Etki Faktörlerine ve sıralamalara güvenen kişiler, dergileri bağımsız olarak değerlendirme becerilerinin bir kısmını kaybedecekler. Sayıları binde birlere sunmak uzun süre alay konusu oldu. Daha önce verilen gerekçe, rütbenin belirlenmesinin gerekli olduğudur. Bu şüphesiz doğrudur. Genellikle herhangi bir kategorinin ortasında, en yakın rakiplerinden yalnızca yüzde biri veya binde biri kadar geride olan dergileri görürsünüz. Bu sanal bir beraberlik; yani, artık gerçek bir beraberlik! Bir ondalık basamağa indirgemek sıralamanın değerini düşürür ve gerçek sayıya odaklanır. Bu bir dergi için anlatılması daha zor bir hikaye olabilir.Violin plot ile değişkenler analiz edildiğinde  Q1’deki etki faktörünün çok büyük standart sapmalar ile yalnızca en üste bulunanlar için ) söz konusu olduğunu görürmeniz mümkün.İşin ilginç yanı .bunların büyük çoğunlluğu derleme dergileri..Farklı disipllerdeki dergilerin etki faktörleri aynı, aynı dizinde ve aynı sıradalar. Aynı alanda yayınlanan dergilerin atıf-yayın sayılarının da benzer olması kaçınılmaz  Daha büyük soru, özellikle ESCI'dekiler olmak üzere kaç derginin Etki Faktörü'nün 0,0 olacağıdır. En düşük Etki Faktörünün ne olduğunu bilmiyorum. Çevrimiçi olarak 0,017'nin en düşük olduğunu iddia eden tarihsiz bir liste gördüm. Yılda 20 makale yayınlayan küçük bir derginin Etki Faktörünün 0,1'e yuvarlanan 0,05 olması için yalnızca bir alıntı yapılması yeterlidir. Ancak 23 makale yayınlarlarsa 0,0 araziye kayarlar. 0,0 değeri olan günlüklere ne olacak? Listeden atıldılar mı, yoksa gerçekten hiç alıntı yapılmamış veya neredeyse hiç alıntı yapılmamış gibi mi görünecekler? Neredeyse tüm dergilerin çeyrekleri bu yıl bir gecede yükselebilir  Çünkü daha önce havuzda olmayan dergiler artık havuza girebilir.. Çoğu yerel/bölgesel dergiler olduğu için yayın/atıf örüntüleri diğerlerine benzemiyecektir. Benzemediği için bir kısmı havuzun kenarında kalacak. Bazıları parlayacak. Bu demek değil ki bir sonra da böyle olacak. Ülkenin tüm akademik performans değerlendirme sistemi tek bir kaynağa dayanması en büyük handikap. Yerel kaynaklar zaten güvenilir değil ve kimse güvenmiyor, dahası güvenilir hale getirmeye çalışmıyor. Tüm eforumuzu ticari bir veri tabanının uygulamalarını kendimize uyarlamak için kullanıyoruz.  Yayınladıktan sonra aklıma gelen minik not: Havuz metaforunda işaret etmek istediğim fen bilimleri olimpik havuzdur, diğerleri değildir değil. Hepsini aynı havuza atıyorlar ve attıkları havuz tüm disiplinlerin (fen/sosyal vb) tek havuz....  Sanat ve Beşeri Bilimler Arts and Humanities Citation Index'teki dergilerin hiçbir zaman Etki Faktörü almadığı ve şimdi alacak olduğu gerçeğini bilerek göz ardı etmiyorum. Kişisel olarak bunun o dergiler için ne anlama geldiğini bilmiyorum. Etki Faktörlerini istiyorlar mı? Çevrimiçi bulabildiğim çoğu anekdot, beşeri bilimlerdeki bazı kişilerin Etki Faktörü'ndeki iki yıllık alıntı penceresini yararlı bulmadığını gösteriyor. Makaleler çok daha uzun, hakem değerlendirmesi daha fazla zaman alıyor ve en yüksek alıntı aralığı iki yıllık Etki Faktörü dönemine yakın değil. AHCI dergilerinin Etki Faktörleri almanın bir avantaj mı yoksa bir lanet mi olduğunu düşündüğü hakkında daha fazla bilgi edinmek isterim. Çözüm Etki Faktörlerinin kalıcı olduğu açık ve ayrıca Clarivate, Etki Faktörlerine yönelik eleştirilere garip bir şekilde daha fazlasını vererek tepki veriyor gibi görünüyor. ESCI dergilerinden yapılan alıntılar 2015'ten bu yana Etki Faktörleri kapsamında sayıldığından, Etki Faktörleri'ne sahip daha fazla dergiye sahip olmak, halihazırda Etki Faktörleri'ne sahip olan dergileri olumsuz etkilememelidir. Daha büyük etki, bunun dergilerin değerlendirilmesi açısından ne anlama geldiğidir. ESCI'ye ne olacağı ve JCR katılım kriterlerinin değişip değişmediği konusunda netliğe ihtiyacımız var. Bu arada Araf'taki dergiler gelecek Etki Faktörlerini beklerken kutlama yapabilirler. GÜNCELLEME Web of Science Genel Yayın Yönetmeni ve Yazı İşleri Başkan Yardımcısı Dr. Nandita Quaderi sorularıma aşağıdaki yanıtları verdi. Ne yazık ki yanıt nakliye sırasında ertelendi ve orijinal gönderiye eklenmek üzere zamanında alınamadı. S: ESCI kullanımdan kaldırılıyor mu? C: Hayır, JIF uygunluğunun genişletilmesinin bir sonucu olarak ürün düzeyinde değişiklik yapma planı yoktur - ESCI ve disipline özgü üç endeks aynı kalacaktır. JIF'in ESCI dergilerini kapsayacak şekilde genişletilmesi, onların değerlerini araştırma topluluğuna göstermelerine yardımcı olacaktır. Bu karar, yalnızca çok atıf alan dergilerin değil, tüm kaliteli dergilerdeki yayınların araştırma değerlendirme çalışmalarına dahil edilmeye uygun olması gerektiği yönündeki tutumumuzla uyumludur. S: Eğer tüm dergiler bir Etki Faktörü alıyorsa, neden onları konuya bağlı olmayan farklı veritabanlarına ayırasınız ki? C: Çok disiplinli ESCI ile disipline özgü üç indeks arasındaki fark, disipline özgü indekslere girmek için dergilerin hem 24 kalite kriterini hem de ek dört etki kriterini geçmesi gerektiğidir. Bu, JIF genişlemesinin bir sonucu olarak değişmiyor. S: Eğer elenmezse ESCI'deki dergiler uygun konu sıralamasında yer alacak mı? C: Amiral gemisi (SCIE, SSCI, AHCI) dergileri ve ESCI dergilerini içeren 'birleşik' kategori sıralamasını gösterme planı yoktur. Gelecek yılın JCR sürümünde, her kategorinin amiral gemisi dergiler için bir sıralaması ve ESCI dergileri için ayrı bir sıralaması olacak. S: Şu anda ESCI'ye dahil edilme kriterleri ve SCIE, SSCI veya AHCI'ye dahil edilmeye yönelik farklı kriterler mevcut. Benim anlayışıma göre tüm dergiler 24 kalite kriterini karşılamalıdır, ancak Etki Faktörü elde etmek için gereken dört ek etki kriteri daha vardır. Bu yeni politika yalnızca dört etki kriterini ortadan mı kaldırıyor? C: 24 kalite kriteri ve dört etki kriteri kalacak. ESCI'de indekslenenler de dahil olmak üzere tüm dergilerin, editöryal titizlik ve dergi düzeyinde en iyi uygulamaları seçmek için tasarlanmış 24 kalite kriterini geçmesi gerekmektedir. SCIE, SSCI ve AHCI'de indekslenen dergilerin, etkinin birincil göstergesi olarak alıntı etkinliğini kullanarak, kendi alanlarında en etkili dergileri seçmek için tasarlanmış dört etki kriterini geçmesi gerekir. Değerlendirme sürecimizin ayrıntılarını burada bulabilirsiniz: https://clarivate.com/products/scientific-and-academic-research/research-discovery-and-workflow-solutions/web-of-science/core-collection/editorial- seçim-süreci/editoryal-seçim-süreci/ S: Açıklamada 9.000'den fazla derginin Etki Faktörleri alacağı belirtiliyor. Kaç tanesi ESCI, kaç tanesi AHCI gibi bir döküm verebilir misiniz? 1300'den fazla AHCI dergisinin JIF, 7600'den fazla ESCI dergisinin ise JIF alacağını tahmin ediyoruz. Bu sayılar gelecek yıl JCR çıkarılacağı zamana kadar yaklaşık değerler olacaktır. Yaklaşık. 450 AHCI dergisi halihazırda SCIE ve/veya SSCI kapsamına girdiğinden JIF'ye sahiptir S: Çekirdek Koleksiyonda şu anda Etki Faktörü almayan başka dergi kaynakları var mı? Hayır. Çekirdek Koleksiyonda dört dergi dizini bulunmaktadır. SCIE ve SCIE'deki dergiler zaten bir JIF almaktadır; gelecek yıldan itibaren AHCI ve ESCI dergileri de JIF alacak. S: Mevcut Clarivate politikası, alıntılarda kayan Etki Faktörüne sahip bir derginin ESCI veritabanına "düşürülebileceğini" belirtiyor. “Etkisini kaybeden” dergilere yeni kurallar gelecek mi? Etki Faktörlerini kaybedebilirler mi? Biraz farklı sorun: Etki Faktörünüz olduğunda ve 24 kalite kriterini karşıladığınız sürece Etki Faktörünüzü kaybeder misiniz? C: Web of Science'ın sıkı kalite kriterlerini geçen tüm dergiler JIF alacaktır. Dergiler amiral gemisinden ESCI'ye geçerlerse JIF'lerini kaybetmezler. Ancak JIF bastırma analizi ESCI ve AHCI dergilerini kapsayacak şekilde genişletilecektir.  S: Üç ondalık basamağa gelince, bunun Sıralama üzerinde ne gibi bir etkisi olacak? Bir sürü bağın olmasını beklerdim. C:  Evet, özellikle alt çeyreklerde çok daha fazla bağ olacak. Bunu, kullanıcıları dergileri karşılaştırırken JCR'deki diğer göstergeleri ve tanımlayıcı verileri (örneğin, Dergi Atıf Göstergesi [JCI]) dikkate almaya teşvik edecek olumlu bir gelişme olarak görüyoruz. S: Etki Faktörleri artık IF'ye kaydolmayacak kadar düşük olan (0,009 gibi) dergiler var mı? C: Hesaplanan JIF 0,049 veya daha düşükse, <0,1 değeri görüntülenecektir.   Son söz: Bu blog yazısının amacı da en azından sorular sormak/sordurmak. Soru sorduğumuz kadar iyileştirebiliriz çünkü. Farkında olduğumuz kadar değiştirebiliriz.   ------------------------------------- Referans: i-Zehra Taşkın https://t.ly/y6OUc ii- Okuma Parçası:  Google Akademik, Web of Science ve Scopus: Bizim İçin Hangisi En İyisi ? Emerging Sources Citation Index (ESCI), Clarivate Analytics'in (resmi olarak Thomson Reuters'in) Web of Science bünyesinde yeni bir veritabanı olarak 2015'in sonlarında kullanıma sunuldu. Lansman sırasında tüm konu alanlarını kapsayan yaklaşık 3.000 dergi kapsama alınmak üzere seçildi. Şubat 2017 itibarıyla veri tabanında 5.578 dergi bulunmaktadır. İndeksleme için gereksinimler nelerdir? ESCI seçim süreci Science Citation Index, Social Science Citation Index ve Arts and Humanities Citation Index'e başvurmanın ilk adımıdır. ESCI kapsamına kabul edilen dergiler hakemli olmalı, etik yayıncılık uygulamalarını takip etmeli, teknik gereklilikleri karşılamalı, İngilizce bibliyografik bilgiye sahip olmalı ve Web of Science kullanıcılarından oluşan akademik bir kitle tarafından tavsiye edilmeli veya talep edilmelidir. Temel Web of Science veritabanlarına değerlendirilmek üzere gönderilen tüm dergiler artık başlangıçta ESCI için değerlendirilecek ve başarılı olmaları durumunda, daha derinlemesine bir editoryal incelemeye tabi tutulurken ESCI'de indekslenecektir. ESCI değerlendirmesinin zamanlaması, dergilerin değerlendirmeye sunulduğu tarihten ziyade Clarivate Analytics'in veritabanı kapsamını genişletme önceliklerine göre yapılacaktır. Bir derginin ESCI'den başka bir veritabanına kabul edilmesi durumunda artık ESCI'de yer almayacaktır. ESCI'de indekslenen dergiler, öncü indeksler için değerlendirmeden önce alıntı profillerini iyileştirmeleri gerektiğine inanılırsa, o zaman daha fazla değerlendirme için dikkate alınmamayı tercih edebilirler. Dergiler, artık amiral gemisi indeks kapsamının tüm koşullarını karşılamadıkları düşünülürse, amiral gemisi indekslerden ESCI'ye geçebilirler. Web of Science'ta ESCI ESCI'de indekslenen dergiler Etki Faktörleri almayacaktır; ancak ESCI'den yapılan alıntılar artık Dergi Atıf Raporları'nın atıf sayılarına dahil edilecek ve böylece diğer dergilerin Etki Faktörlerine katkıda bulunulacaktır. Derginiz ESCI'de indekslenmişse, tam alıntı sayıları, yazar bilgileri ve diğer zenginleştirmelerle birlikte indekslenen diğer dergilerle aynı indeksleme süreciyle Web of Science aracılığıyla keşfedilebilir olacaktır. ESCI indeksli dergilerdeki makaleler, yazarın H-Index hesaplamasına ve ayrıca Web of Science verileri veya InCites gibi ilgili ürünler üzerinde yürütülen analizlere dahil edilecektir. Faydaları nelerdir? ESCI'de indekslenmek bir derginin görünürlüğünü artıracak, bir kalite işareti sağlayacak ve yazarlar için faydalı olacaktır. Pek çok kurum ve fon sağlayıcı, diğer Web of Science veritabanlarında halihazırda gerçekleşene benzer şekilde, ESCI listesinde yer alan bir dergide yayın yapılmasını önermektedir. Sorunun ikinci kısmı için ise doktora çalışmalarının ESCI dergilerinde yayınlanmasında kesinlikle fayda var. Bu çalışmada , Alberto Martín-Martín, Enrique Orduna-Malea, Mike Thelwall, Emilio Delgado-López-Cózar, sosyal araştırmalarda Google Akademik, Web of Science ve Scopus  veri tabanlarının göreceli olarak analiz ederek  önemli / kritik farklılıkları ortaya koyuyor... iii-https://bit.ly/3hJDBmN

International Journal of Organizational Leadership

Invitation from the International Journal of Organizational Leadership, of which we are a member of the Editorial Board https://ijol.cikd.ca/ Submission is open for special issue 2024: International Journal of Organizational Leadership (E-SCI indexed) https://lnkd.in/eggTKdtY Leadership in Cross-Cultural Contexts: Strategies for Global Success The ever-expanding globalized business landscape brings forth a diverse array of challenges and opportunities for leaders. This special issue aims to delve into the intricacies of leadership in cross-cultural contexts, exploring the strategies that contribute to global success. As organizations increasingly operate on an international scale, understanding the dynamics of leading diverse teams becomes paramount for effective leadership and sustainable growth. The primary objective of this special issue is to examine the challenges and opportunities inherent in leading diverse teams within a globalized business environment. By synthesizing empirical research, case studies, and theoretical frameworks, this issue seeks to shed light on the multifaceted nature of cross-cultural leadership and provide actionable insights for leaders navigating the complexities of diverse teams. This special issue aims to serve as a valuable resource for scholars, practitioners, and leaders interested in the nuances of cross-cultural leadership. By examining challenges and opportunities, we aspire to foster a deeper understanding of effective strategies for leading diverse teams in the globalized business landscape, ultimately contributing to the success and sustainability of organizations worldwide. Contributors are invited to submit original research papers, case studies, and review articles that contribute to the understanding of leadership in cross-cultural contexts.   Editors: Muddassar Sarfraz Zhejiang Shuren University, China   Mohammed Khurrum Bhutta Ohio University, USA   Larisa Ivascu Politehnica University of Timisoara, Romania  Main Themes: Cultural Intelligence and Leadership Effectiveness Sustainable Leadership and Employees Performance Cross-Cultural Leadership and Organizational Performance Leadership in Virtual and Remote Cross-Cultural Teams Communication Strategies in Cross-Cultural Teams Conflict Resolution in Diverse Teams Global Leadership Development Programs Relevant Dates  Full Paper Submission Deadline: July 30, 2024 Publication Date: Upon Acceptance Submission Guideline: Follow the guidelines given by the Publication Manual of the American Psychological Association (APA) manual (7th ed.): A useful resource for APA 7th Edition and APA’s Checklist for Manuscript Submission. Manuscripts need to be approximately 8000 words in length with a title, abstract, notes, tables, appendix, and references included. Longer or shorter manuscripts might also be considered depending on the quality of content and the contribution to the field. Please submit a separate title page with the author name(s) and affiliations and the mailing address of the corresponding author. Please submit the main manuscript as a blinded manuscript without any author names and affiliations in the text or the title page. Double Publication is NOT accepted. All manuscripts submitted should be original work and must not be under consideration by other publications. The language of the journal is English. Manuscripts should meet high academic writing standards.  All manuscripts should be sent to hvafadar@cikd.ca Inquiries and submissions may be sent to: hvafadar@cikd.ca   ***Please indicate "Submission to IJOL special issue-1 2024" in the subject of your email.                                                                                   Download the full Special Issue (First) 2023 Download the full Special Issue (Second) 2023 Download Articles: Special Issue 2022 Download Articles: Special Issue 2021 Download the full Special Issue 2021